BU KİLOLAR NASIL GİDECEK?

 

Aysel'in fazla kilolarıyla başı dertteydi. Artık sadece güzellik değil, sağlık kaygısı da baş göstermişti. Merdiven çıkarken zorlanıyor, en ufak bir koşmada bile nefes nefese kalıyordu.

Çocukluğundan beri "tombik" diye severlerdi onu… O zamanlar bu kulağa sevimli bir özellik gibi gelse de büyüdükçe aynı insanlar “Az ye evladım.” demeye başlamıştı. Eleştiri almaya başlayınca işler değişti tabi. Aysel kilolarını kafaya takmaya başladı. Eskiden "sevimli" olduğunu sandığı şey yaş aldıkça ona yük olmaya başlamıştı.

Aysel geçmişte bu kiloları vermek için birçok yöntem denemişti. Fakat ya yol alamadı ya da diyeti bırakınca kilolar yerine geri geldi. Bir süre sonra ümidini kaybetmeye başladı. Çünkü tam diyet yapıp, spor salonuna başladığında mutlaka eve birisi pasta alır gelirdi. Aysel de o lezzetli pastaları görünce dayanamazdı. Zaten diyet yemeklerin de hiç tadı tuzu yoktu. Aysel ne yaptıysa olmadı, bir türlü kilolarından kurtulamadı…

Ta ki bir gün, arkadaşı ona katıldığı bir programdan bahsedene kadar...

Arkadaşı Tuğçe, dahil olduğu programla günde iki öğün yemek yediğini, şekerden uzak durduğunu ve güne uzun yürüyüşlerle başladığını söyledi. İlk başta kulağa kolay geldi. Aysel arkadaşına, “Ben de geleyim o zaman.” dedi. Ama kararlı mıydı? Önemli olan buydu.

"Denemekten ne çıkar ki? Sağlıklı olmak için bu kez başarmak zorundayım." diye kendine söz verdi. “Ne diyetler yaptım ben, sadece şekersiz beslenmek mi beni yıkacak?” dedi kendi kendine. Ama şeker ile ilgili başına geleceklerden habersizdi…

İnsan küçümseyerek kaybeder.

İlk günlerde çevresindeki insanlar tam da en sevdiği tatlıları ona ikram edip ısrar ettiler. “Bir çataldan ne olacak kızım, içinde kalmasın.” dediler. Aysel iradesini korudu. Yürüyüş yapmaya başlamak ilk başta basit gelmişti, ancak bir süre sonra zorluklar baş gösterdi. Erken uyanmak, o saatte evden çıkmak, hedef adımları tamamlamak ona zor geliyordu. Yine de kararlıydı ve bir süre sonra alıştı, hatta sevmeye başladı. Güne yürüyüşle başlamak ona gün boyunca enerji veriyordu sanki.

Yaz mevsimi sona erdiğinde Aysel hedeflediği kiloları vermişti. Ancak sonbaharın gelmesiyle birlikte sabahları aynı şekilde yürüyecek vakti olmadığını fark etti. Peki, şimdi ne yapacaktı? Tam bir düzen oturtmuşken tekrar kilolarını geri mi alacaktı? Yoksa mevsime uygun yeni bir yöntem mi geliştirecekti?

Aysel düşünüyordu: “Bu kiloları vermek için yazın nasıl bir sistem oluşturduysam şimdi de sonbahara uygun bir sistem oluşturmalıyım. Emeklerimi boşa çıkaramam.” Kendi kendine, “Kendime doğru nedenleri bulduğum sürece sonuca ulaşabilirim. İnsan, isteğine uygun sebepler oluşturup bunları bir disiplinle uyguladığında başarıya ulaşır." dedi içinden.

İnsan doğru sebepleri oluşturursa hedefine emin adımlarla ilerler.

Peki, sen kendi hedeflerine ulaşmak için hangi sebepleri oluşturabilirsin?

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerle bugünümüzü 

ve yarınımızı tasarlamamızı sağlayan bir gerçeklik ilmidir. 

Bireylerin problemlerini doğru tespit edebilmeleri ve çözüme 

ulaşabilmeleri için stratejiler sunar.

 

“Kim Kimdir”, “İlişkide Ustalık”, “Başarı Psikolojisi”, programlarıyla 

mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara 

hedeflerine ulaştıracak yöntemler gösterir.