YANLIŞ YOL

Eğer yanlışsa gittiğin yol, doğru değilse gittiğin yön,

İster en iyi rehber olsun önünde, ister en iyi kılavuz,

Yine de istediğin yere varamazsın...

Tüm ömrün geçmişse dört metrekarede, gördüğün de o kadar, bildiğin de...

O zaman tüm ömrün geçmiş sadece bir kafeste.

İş ne sahip olduğun kanatta ne sahip olduğun imkanda ne de aldığın nefeste.

Esas iş, doğum ile ölüm arasında geçen sürede.

İster sorgula, ister yön ara, istersen bu dünyada kendine bir yer ara.

Nereye ait olduğunu hissedemediysen yaptığın da, ettiğin de boşuna.

Hayatın kendisi ne iyidir ne kötü.

İnsan da başına gelecek olan ne nasibi öngörebilir ne iyiyi ne de kötüyü.

Oysa en güzel karşılık güzel davrananlara, iyilik yapanlara.

Ne ekersen, onu biçersin bu hayatta.

Hüzün, kaygı, endişe… Hepsi bize.

Oysaki hayattaki yükü ne ağır gelir insanın gönlüne...

Yol bilmez, yöntem bilmezse insan,

Ne mutluluk hisseder ne heyecan ne de neşe.

İnsan iyiyle kötüyü, doğruyla yanlışı, güzelle çirkini ayıramadıktan sonra

Yanındaki ister en iyi arkadaş olsun, ister en iyi dost, ister en iyi eş ne fayda.

Sen bile karşındakine faydan dokunamadıktan sonra

İstersen ona eş ol, istersen çalışan, istersen evlat, kimin umurunda?

Eğitimli olmak bile işe yaramıyor, öğrendiklerin işe yaramadıktan sonra.

Hatta o eğitimi hayatında uygulayamadıktan sonra.

Oysa insan neyi öğrenirse öğrensin,

Evinde, işinde, ilişkisinde,

Gerçek bilgi her zaman işe yarar.

Ne kadar gizleseler de, üstünü örtseler de, gerçek mutlaka ortaya çıkar.

Hatta gerçekse bilgi, insanın gözünü de, gönlünü de, yolunu da açar.

Nasıl ki meyve ağacın dalındayken güzel,

Balık denizin içinde,

Kuş gökyüzünde…

Her şey olması gerektiği yerde doğru, olması gerektiği yerde güzel.

Hayatın sana bütün getirdiklerine rağmen dalamıyorsan içine, irdeleyemiyorsan, Karar veremiyorsan olan bitene,

Ya yanlış insanlarlasın ya yanlış zamandasın ya da yanlış yerde.

Yol uzun…

Azim ister, sabır ister.

Kendine yolcu ister.

Yol var, yolcu var, bir de yol alan.

Yolda her ne gelirse başına, zaten yaşanacak olan.

Çıktığın her yol yanlış da olur, doğru da olur.

Ulaşmaya gerek yok ama yola çıkmalı.

Yolu bilmeyenle, yolu önemsemeyenle yola çıkmak zor.

Öyle insanlar olsun ki yanında, şükredeceğin,

Yanında kendini huzurlu hissedeceğin,

En önemlisi güvenebileceğin.

Ömür biter ama yol bitmez.

Nereye uçtuğu belli olmayan, havada uçuşan yapraklar misali dökülür hepsi…

Oysa hepsi döküldükten sonra, mühim değil hangisinin önce düştüğü.

Yaprak da olsan, insan da olsan, yeter ki gözden gönülden düşmemeli.

İnsanın ne yaptığı, ne olduğuyla ilgili...

Senin yolunu tayin eden de bunlardan birisi.

İçindeki aydınlık mı, karanlık mı?

Hangisi?

Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerle bugünümüzü 

ve yarınımızı tasarlamamızı sağlayan bir gerçeklik ilmidir. 

Bireylerin problemlerini doğru tespit edebilmeleri ve çözüme 

ulaşabilmeleri için stratejiler sunar.

 

“Kim Kimdir”, “İlişkide Ustalık”, “Başarı Psikolojisi”, programlarıyla 

mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara 

hedeflerine ulaştıracak yöntemler gösterir.