"İnsan nasıl dolandırılır? diye düşünmeme gerek yok" dedi, her şey ortadaydı.
Uzun zamandır bir yardım derneğinde çalışıyordu Aynur. İnsanlara yardım etmeyi fazlaca sever böylece kendini çok iyi hissederdi. Daha önce katıldığı bir eğitimde insanların ihtiyacını gördükçe kendi ihtiyacının da görüleceği anlatılmış, bundan çok etkilenmişti. Hayattaki amacını buna göre planlamıştı artık. Hal böyleyken karşılık beklemeksizin insanlara yardım etmek artık onun yaşam tarzı olmuştu.
Bir sabah kızını okula bırakıp eve dönerken yaşlı bir teyze arabasını durdurmuştu. ‘’Beni ilerdeki otobüs durağına bırakabilir misin?’’ dedi. Aynur “Çok şükür bugün yine birine yardım edecek bir fırsatım olacak” diye düşündü. Yolda koyu bir sohbete başladılar. Yaşlı teyzenin kocası on beş sene önce ölmüş. Bundan beş yıl önce de oğlunu kalp krizinden kaybetmiş. İki tane genç yetim kız torun olduğunu söyleyerek onları okutmakta olduğunu, bu sebeple de ekonomik sıkıntılar yaşadığından bahsetti. Gelini de henüz işe girmişti. Yaşlı teyzenin hikayesini dinledikçe çok üzülmüştü Aynur. Bir an önce ona bir şeyler yapmak istiyordu daha fazlasını duymak istemeden…
Cebindeki yüklü bir miktar parayı yaşlı teyzeye verdi. Ne de olsa teyzenin duasını almaktı tüm derdi. Teyzeyi otobüs durağına bıraktıktan sonra eve dönerken bir an düşündü ‘’acaba bu teyze gerçekten ihtiyaç sahibi miydi?’’ Kendi kendine ‘saçmalama tabii ki ihtiyaç sahibiydi, yoksa bu kadar senaryoyu bir insan uydurmuş olamazdı.’’ diye düşündü.
Arabadan inerken teyzenin telefonunu istemişti. Yaşlı teyze kendi telefonun olmadığını, torunlarının telefonundan ulaşmak için Aynur’un numarasını istemişti. Aynur da ‘’En kısa zamanda lütfen beni arayın sizi ziyaret etmek isterim’’ demişti. Teyze ‘’tabii tabii’’ demişti.
Aynur gün içinde düşünüp durdu, gerçekten içi içini yiyordu. Acaba dolandırılmış olabilir miydi? İnşallah torunları beni arar da durum anlaşılır diye içinden geçirdi. İki üç gün geçmişti ki yine aynı sabah saatlerinde aynı teyze yine yoldan geçen arabaları durdurmaya çalışıyordu. Bunu gören Aynur’un zihninde ampul yanmıştı. Bir hışımla arabadan indi teyzenin yanına koştu.
‘’Hayırdır, senin burada yine ne işin var?’’ demeye kalmadı teyze koşarak uzaklaşmaya başladı. Aynur hem üzgün hem çok kızmıştı. ‘’Polisi arasam mı aramasam mı’’ diye düşünürken ‘’Bu olay neden benim başıma geldi? Bu kadar iyi niyetli bir şekilde birine yardım etmek isterken neden bu teyze bana denk geldi?’’ diye düşünmeye başladı. Düşündüğü an cevabı da aklına gelmişti.
İnsanlar iyi niyetle bile olsa, isteklerini kontrol edemediklerinde ister istemez bilinçleri kapanır, gerçeği göremezler.
Aynur’un yaşadığı durum tam da buydu. Çok fazla yardım etmek istediği için teyzenin durumunu algılayamamıştı.
Hâlbuki konuşmayı hatırladıkça o teyze o kadar profesyonel bir dolandırıcıydı ki para bile isteme talebinde bulunmamıştı. Sadece ‘’İki tane yetimim var bu hafta kitap için para lazım yeğenlerime geldim, onu almaya’’ demişti.
Bu cümle aslında çok şey anlatıyordu. Para isteme talebi olmamasına rağmen Aynur yine de yardım etmeyi seçmişti.
Çünkü çok fazla yardım etmek istiyordu. Sorun “çok fazla” olmasıydı. İnsanlar iyi niyetli de olsa bir şeyi fazla istediklerinde hata yapıyorlardı. Çünkü fazla istek insanı duygusallaştırıyordu. Duygusallaşınca da gerçeği göremiyor, mantıklı bir seçimde bulunamıyorlardı.
Ana haberlerde insanların nasıl dolandırıldığını hatırladı. Hatta dolandırılanlar bazen bir doktor, bir profesör, bazen de bir avukat olabiliyordu. Yani bu durumun okumuşlukla da pek ilgisi olmadığının farkındaydı. İnsanlara bir telefonla banka hesaplarından bütün paralarını çektirip bir parkın ortasında bırakmalarını söyleyerek bunu nasıl yaptırabilirlerdi ki?
Bütün mesele korku vererek, kaygı uyandırarak duygusallaştırarak insanların düşünmemesini sağlamaktı. Bunu başardığı zaman dolandırıcı amacına ulaşmış oluyordu.
Bir şeyi iyi bir niyetle de olsa fazla istemek ya da bir şeyden fazla derecede uzaklaşma isteği insana hata yaptırıyordu.
‘’Duygularla verilen kararların sonu hep hüsran olabilir miydi?’’ Bütün bunları düşünüp durdu.
Yaşadığı olayda farkında olmadan çok şey öğrenmişti. Artık fazla duyguya girmeden aklının yolculuğunda yardım etmeye devam edecekti. Gerçekten ayağına geleni fırsat olarak görmeden, belki de araştırıp bulması gerekirdi kime yardım edeceğini. Yardım etmekten vazgeçmeyecek ancak ’kime nasıl yardım edeceği’ ile ilgili artık iyi bir istihbarat toplayacaktı..
Hani derler ya eskiler ”Başına gelen bir musibet bin nasihatten daha iyidir.”diye..
İşte tam olarak yaşadığı da buydu..
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerle bugünümüzü ve yarınımızı tasarlamamızı sağlayan bir gerçeklik ilmidir. Bireylerin problemlerini doğru tespit edebilmeleri ve çözüme ulaşabilmeleri için stratejiler sunar.
“Kim Kimdir”, “İlişkide Ustalık”, “Başarı Psikolojisi” programlarıyla
mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara
hedeflerine ulaştıracak yöntemler gösterir.
58 Yorumlar
Dengede olabilmek ne kadar da önemli 🪷
YanıtlaSilEmeğinize sağlık 🪷
Farkındalık oluşturan akıcı bir yazı, bu çok kıymetli bilgiler için teşekkürler, kaleminize sağlık.
YanıtlaSilYanlışların başı hep, daha fazlası ile başlıyor gerçekten... Çok güzel bir yazı olmuş kaleminize sağlık 🌸
YanıtlaSilNeyi ne kadar istiyoruz çok önemli değil mi😪
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı tam bizden, ta içimizden… okurken kendi yaşadıklarımı hatırlattı. Parka tüm parasını kaygıyla getiren gencin olduğu filmi de 😊
YanıtlaSilKaleminize sağlık hocam 🌸🖊️
Eskiler boşuna dememiş “Allah zihin açıklığı versin…”
YanıtlaSilİnsanın duygularını yönetememesi fayda vermek isterken zarar görmeye sebep olabiliyor. Çok güzel anlatılmış emeğinize sağlık 🌻
YanıtlaSilO kadar tanıdık bir durum ki 🤦♀️Farkındalık için teşekkürler 💐
YanıtlaSilNe geliyorsa başımıza çok fazla istemekten geliyor 😊
YanıtlaSilAşırılıkta olan her istek her eylem, malesef insanı alehinde işlemeye başlıyor.
YanıtlaSilKaleminize sağlık🙏
Denge… bozulunca bozuluyoruz…
YanıtlaSilGerçek bilgi nerelere vardırıyor insanı.. yalnızca şu bilgiyi bilmek bile insanı pek çok hatadan alıkoyar…
YanıtlaSilÇok güzel bir farkındalık yazısı… günümüzde o kadar fazla ki insanları duyguya sokup dolandırma olayı… teşekkürler 🌺
YanıtlaSilÇok begendim. İnsanın istediğinin fazla olunca başına neler geleceğini anladım. İyilik yapmayı bile insan çok istediğinde dolandırıcı ile karşılaşıyor. Fazla istemek yani aşırı istek... İnsanın başına gelenler hep aşırılıktan oluyor. Hayatta denge varsa insanın da denge de olmasını çok güzel anlatmışsınız. Ellerinize sağlık
YanıtlaSilEllerinize sağlık çok güzel olmuş 💐💐💐
YanıtlaSilHer şeyin aşırısı zarar.
YanıtlaSilTam da böyle👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻
Duygu yoğunluğunun aslında ne kadar kötü sonuçlar meydana getirdiğini anlatan güzel bir yazı olmuş kaleminize sağlık 🌷
YanıtlaSil"Bir musibet bin nasihatten iyidir" demiş büyükler. Çok mu istiyorsun bir kez daha düşün. Aklın ve duygunun karıştığı noktalar. Ne güzel anlatmış hikaye. Emeğine sağlık Hocam.
YanıtlaSilİnsan dolandırılınca bir daha veresi gelmiyor. İşte bunun için iyice araştırmak lazım gerçek ihtiyaç sahibi mi diye. 🌼🌿🌸İrdelemeden adım atmak duygusal tepki vermek olur. Bu da hataya açık kapı bırakır. İsteklerin nasıl bilinci kapattığını çok güzel anlatmışsınız teşekkürler. 🌺
YanıtlaSilİyilik yaparken de duyguların ve mantığın denge boyutunda olması gerektiğini anlatan bilincimizi açan cok güzel bir yazı olmuş ellerinize saglik
YanıtlaSilO kadar güzel bir noktaya değinilmiş ki... Bir taraftan iyileşelim, toparlanalım derken diğer taraftan aşırıya kaçabiliyoruz. ZDengeye varanlardan oluruz inşallah. Bilinç açan güzel bir yazı olmuş. Elinize sağlık 🌺🌺
YanıtlaSilNiyetimiz iyide olsa her zaman dengede olmalı.. Dengesi kıvamı olmayan her şey bozuluyor.
YanıtlaSilİsteklerimizi kıvamda tutabilmek..
YanıtlaSilNe hoş olur ✨
Yüreğinize sağlık 🪷
Evet, insan neden dolandırılır? “Çok” hep bu çok istekten geliyor başımıza ne geliyorsa…
YanıtlaSilHer şeyin aşırısı zararlı diye duyduk bugüne kadar ama onu iyi niyetlere iyi şeylere konduramamıştık…
YanıtlaSilBir düşünce bu kadar mı güzel anlatılır? Çok güzel olmuş
YanıtlaSilEllerinize sağlık.👏👏👏
Her şeyin aşırısı zarar. İyi de olsa kötü de olsa aşırılık olduğunda bilincimiz kapanıyor. Umarım isteklerimizi kontrol edebilir seviyede yaşarız. Elinize sağlık
YanıtlaSilHayattaki isteklerimiz bizlere imtihan olarak geri dönüyor... "Gerçekten neyi neden istediğimden eminmiyim?" Diye sorabilmek bilinç açıklığı gerektiriyor... Emeğinize sağlık 🌿🌿
YanıtlaSilEmeğinize sağlık. İhtiyaç gören bir yazı daha 🌺 teması bol olsun 🌿
YanıtlaSilKaleminize sağlık muhteşem Bi yazı olmuş, hayattamizdaki fazlalıkları dengeye getirebilme temennisiyle
YanıtlaSilAyarı kaçırınca isteğimiz hayırda da olsa gerçeği göremeyip yanlışa düşebiliyoruz. Rabbim hepimize bilinç açıklığı versin ☺️
YanıtlaSil“Bir şeyi iyi bir niyetle de olsa fazla istemek ya da bir şeyden fazla derecede uzaklaşma isteği insana hata yaptırıyordu.”
YanıtlaSilNe kadar güzel ve anlamlı… ellerine emeğinize sağlık 🙏🏻🌸
Emeğinize sağlık çok güzel bir yazı olmuş 😊
YanıtlaSil"Çok fazla" , "çok" kelimeleri bize ne kadar da tatlı geliyor kullanırken... Ama gol yediğimiz yerler de buralar demek ki... Güzel, hatırlatıcı, uyarıcı bir yazı olmuş, kaleminize sağlık...
YanıtlaSilİnsan duygularıyla bir anlık seçim için karar verdiğinde mutlaka zarar görür. Duyular insanın düşüncesini daraltır ve sağlıklı düşünemez olur. Bir şeyi çok istiyorsak orada bilinç kapanır ve duygu aktifleşir. Kalemine sağlık...
YanıtlaSilAşırılıklar bilinç kapatır.. Ellerinize sağlık çok güzel bir yazı
YanıtlaSilKarşılaştığınız olaylar sizi iyilik yapmaktan alıkoymasın! Davranış herkesin kendi yüzünü gösterdiği bir aynadır!
YanıtlaSilİnsan bir şeyi çok yapmak istiyorsa mutlaka o işin bir yerinde yanlış yapar, o yüzden çok mu istiyorsun hemen harekete geçme, üzerine biraz daha düşünmeye çalış.
YanıtlaSilİsteğin fazla olduğu yerde , kararlarımız ne kadar doğru? Çok güzel irdelemişsiniz elinize sağlık
YanıtlaSil🩷🩷🩷
YanıtlaSilEllerinize sağlık 🫶
YanıtlaSilBazen çok istediğimizin farkında olmuyoruz, bazen de, iyi bir şey ya, çok istemek zararsız zannediyoruz. Her şeyin aşırısı zararlı. Çünkü duyguları tetikliyor. Elinize sağlık, günümüze ışık tutan bir yazı olmuş.
YanıtlaSilİstekler artınca neleri göremiyoruz... Hatırlatıcı ve içten bir yazı olmuş teşekkür ederim
YanıtlaSilİnsan isteğinin zıttında hareket ederse hataya düşmekten kendini korumuş olur. Emeğinize sağlık🌺
YanıtlaSilBir musibet Bir nasihattan iyidir gerçekten...
YanıtlaSilHer şeyin başı denge… bozulunca insan da bozuluyor…
YanıtlaSilKarşındakini tanımak önemli...
YanıtlaSilİnsanın istekleri çok olunca doğru olanı bulmakta güçlük çekiyor. Doğru tepkiyi verebilmek için insanın bilincinin açık olması lazım. Ancak isteğin fazla olması durumunda bilinç daralıyor ve insan doğru tepkiler veremiyor.
YanıtlaSilÇok fazla istemek
YanıtlaSilİlahi plan biz dengemizi yitirince hemen devrede 👏🏼👏🏼Yüreginize sağlık.
YanıtlaSilEmeğinize sağlık
YanıtlaSilÇok güzel bir kıssadan hisse yüreğinize sağlık. Aslında insanın her alanında iyice düşünüp gerçekten ne istemediğini neyin doğru olup neyin olmadığını bulmaya odaklanmamız gerektiğini biliyoruz . Ama makaleden sonra daha iyi düşünmemiz gerektiğini öğrenmiş olduk teşekkürler
YanıtlaSilYardım etme duygunuzun altında yatan gerçek nedir? Kendi yaşamınızda yaşadığınız birilerinin yardıma muhtaç olmak geçmişte yaşadıklarınızı birileri yaşamasın diye sorgulamadan yardım etmek. Oysa dinimize ve Türk kültürüne göre yardıma önce en yakınından başlanır her cuma namazında imamın hutbede okuduğu ayette “Allah yakına akrabaya yardımı emreder” denmektedir. Yani önce akraba ve yakınlarımıza yardım etmemiz emredilmektedir, sokakta ya da sosyal medyada rastladığımız dolandırıcılara değil
YanıtlaSilçoğu hatalarımız da fazla kelimesiyle başlıyor fazla duygular fazla endişe vs ama ne olursa olsun rabbim el uzatanin niyetini biliyor hayat paylaştıkça daha da güzel çok güzel bir yazım olmuş emeğinize sağlık 🙏🏽
YanıtlaSilBir şeyi çok istemek kadar istememekte problem…
YanıtlaSil‘İstemiyorum’ un arkasına saklanmış istekler…
İstek nerede problem orada. İnsanın isteklerini kontrol edebilmesi ümidiyle 🌺 elinize sağlık
YanıtlaSilAh şu isteklerimiz
YanıtlaSilGününüzde Allah rızası için hiç araştırmadan veriyoruz ama belki de verilmesi gerekenlerin hakkına giriyoruz. Bu konuları da irdelemek çok önemli. Çok güzel farkındalık oluşturan bir yazı. Elinize sağlık...
YanıtlaSil