Çocukken dünyanın yuvarlak olduğunu öğrendiğimde öğretmenime, “O zaman neden dünyanın alt kısmında kalanlar aşağıya düşmüyor?” diye sormuştum. “Böyle saçma sorular sormayın” diye de cevap almıştım. O zamandan beri sorduğum soruların saçma olmamasına özen göstermişimdir. Çünkü başkasına saçma gelen bir şey bana doğru, bana doğru gelen bir şey ise başkasına saçma gelebilir. Bu farkındalığı bana ilkokul düzeyinde kazandıran öğretmenine teşekkürlerimi bir borç bilirim.
İnsanların yaşantılarına baktığımızda, neyin doğru neyin yanlış olduğunu anlamakta zorlanmıyor musunuz? Mutlak doğrular, kurallar, yanlışlar, eleştiriler kime göre neye göre değişiyor? Bir ailede aile büyüğünün yanında uzanmak saygısızlıkken, başka bir aile de hiç önemsenmeyen bir detay haline gelebiliyor. Sigara içmek çoğu ailede özellikle büyüklerden saklanması gereken bir şeyken, bazılarında çocuğuna “Hadi kahvenin yanında bir sigara yak da içelim” denmesi de gayet normal.
O zaman normal ne demek?
Zaman zaman normal olup olmadığımı düşünüyorum ve çoğu zaman da kendime verdiğim cevap hoşuma gidiyor. Çünkü evet, ben normal değilim ve normal olmayı da sevmiyorum. Bunu sevmediğim gibi, anormal olmayı da sevmiyorum. Hayatımda ki filtreleri insanların çoğunun yaptığı davranışlara göre değil de akıl, kalp, vicdan, merhamet, mantık süzgecinden geçirerek oluşturmaya çalışmak bana daha doğru geliyor.
İnsanlarla aynı şeyleri yapmıyor olmam, akışa kapılmıyor ya da aynı yöne bakmıyor olmam çoğu zaman en yakınlarımı bile rahatsız ediyor. Ama buna rağmen beni içten içe takdir ettiklerini de hissedebiliyorum. Çünkü ben dünyanın altında kalanlar gibi, baş aşağı durmama rağmen düşmemek için mücadele ediyorum ve bunu onlar da çok iyi biliyorlar.
Etrafıma bakıyorum, anormalin normalleştiğini görüyorum. Sonra irdeliyorum. Neden insan sadece kendisini düşünerek böyle davranır? Yemek yerken, kıyafetini seçerken, karşısındaki ile konuşurken… Bunun da sebebini şöyle açıklayabilirim ki; insan çok düşünmeden işine geleni yapmak ister. Çok kurcalamıyorum ki yanlış yaptığımı fark etmeyeyim. Sonra bir bakıyorum yaptığım yanlış davranışlar o kadar birikmiş ki, ben bu işin içinden nasıl çıkacağım dediğim seviyeye gelmişim. E ne oldu şimdi? Dünyam alt üst oldu…
Hani dünyam alt-üst oldu dediklerinde, “Altının üstünden daha iyi olduğunu bilemezsin” derler ya, ben bizzat oradan bildiriyorum ve iddiayı arttırıyorum. Altı üstünden daha iyi olmakla beraber, üstün olma sebebi altının da olmasıdır. Çünkü bu hayatta her şey zıddını var eder. Zıddına nasıl baktığımız da bizim elimizde. Ders çıkarmak için mi bakıyoruz yoksa şikayet etmek için mi?
Hiçbir şey yolunda gitmiyor deriz ancak bir şeyler yolunda gitmediğinde ters yönde olduğumuz hiç aklımıza gelmez. Halbuki, işin şifası tersindedir. Bak ne güzel kendi ağzımız ile söylüyoruz. Yolunda değil, yani ters yönde..! Ancak nedense aklımıza diğer yöne dönüp yürümek bir türlü gelmez. Hiç kendimizin ters yönde olduğunu bilmek ya da düşünmek istemeyiz. Halbuki yapılacak tek şey geriye dönüp yürümektir. İşin gizemi de buradadır aslında, işin gerçek çözümü… Ama insan bir türlü anlamak istemez bunu. Nefsine ters gelir.
Doğruyu yanlışı, güzeli çirkini anlamak için de her birinin zıddını bilmemiz gerekmiyor mu?Hayatta dezavantaj olarak gördüğümüz şeyler olmasa avantajlarımızı nasıl anlayabilirdik ki... Oysaki hayatın kuralları belli. Bana dezavantaj gibi görünen de bile bana bir avantaj var. Benim yanılma olasılığım varken, hayatın kurallarında yanılma yok. Hem hayatın kurallarına taarruzda bulunmak, değirmenlere savaş açmak gibi değil midir? Bu savaşı başlatan dezavantajlıdır aslında… Hal böyleyken, dünyanın altında durmak zaten yeterince zorken bir de donkişotluk yapmaya ne gerek var..?
İnsanlar hayatın verdiği dezavantajında boğulduğu için avantajlarını farkedemeyebiliyorlar. Oysa oradaki olumsuz görünen olumluyu farkedince işin sırrını çözebiliyor. Kaleminize sağlık farkındalık uyandiran bir yazı olmuş.😌
İnsanın şifası isteklerinin zıddına hareket etmektedir.. o yüzden canımız her yandığında aslında bir miktar şifalanmış oluyoruz.. Emeğinize sağlık çok güzel detaylı bir yazı olmuş 🌸
Dünya algısı… hakikatte anormal olan, normal oldu. Doğru yapma gayreti içinde olanlar da “anormal” oldu. Bir bakmışsın topluma göre farklısın, yalnızsın hatta kabul görmüyorsun, egoya ters gelir ama en olman gereken nokta orasıdır. Dalganın tersine yüzsen de varacağımız hedef belli, bir kere karıştık diye o akan suya, geri dönmeyecek miyiz? Tersine yüzüp de hedefine varabilene ne mutlu:)
Çok güzel ve anlamlı bir yazı olmuş 🌼 Doğruyu, yanlışı, güzeli, çirkini ayırd edebilmenin ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz.. hayatımızdaki etkisi çok muazzam 🌿🌿
Bazen bi zorlukla karşılaştığımda hayatı çok sorgularım. Kendi fikirlerimizle bile çelişiyorken aslında aile, arkadaş, çevreye göre bile aslında doğru bulduğumuz yolda yanlış yorumlarını alabiliriz. Önemli olanın kime göre neye göre olduğudur. Hayatın herkese göre biçtiği, her bedene göre diktiği bir kıyafet vardır. Bu farkındalığın herkeste olması gerekiyor. Güzel bir yazı olmuş, elinize emeğinize sağlık.🙏
Hayatımda ki filtreleri insanların çoğunun yaptığı davranışlara göre değil de akıl, kalp, vicdan, merhamet, mantık süzgecinden geçirerek oluşturmaya çalışmak bana daha doğru geliyor." işte doğru kapıdan girmek bu olsa gerek, elinizde sağlık 🌺
Kaleminize sağlık. Çok güzel bir anlatım olmuş. Hayati tepe taklak olmuş biri olarak anlatmak istedikleriniz tam da benim hislerime tercüman oldu. Hep iyiye, güzele ve gelişime odaklanalım. İfade ettiğiniz gibi filtrelerimiz kendi normalimizi ya da anormalimizi belirleyecek. Teşekkürler. Sevgiler 💐🩵
Evet hayatın kuralları... Yer Gök arasında geçerli olan kurallar yasalar kanunlar. Bu kanunları yeri ve göğün yaratıcısı koyduğu için bu kanunlar adam seçmez, Doğaçlama yapmaz, Hadi canım bu sefer de böyle oluversin demez, Torpil geçmez, Adam kayırmaz, Dün neyse bugün de aynı gelecekte de aynısı olacak, Tüm mekanlarda ve tüm konularda geçerli oldu oluyor, olacak... Somut kanunlarda olduğu gibi soyut kanunlarda da böyle... İşte bu soyut yasaları deşifre eden deneyimsel tasarım öğretisine çok teşekkür ederim.
Tuğçeciğim ellerine, aklına, duygularına sağlık,çok güzel bir yazı olmuş...Herkesin bir doğrusu vardır ancak doğru bilgi tektir, bizler o doğru olana yonelmeli ve ona evrilmeliyiz.Değişim ve gelişimden korkmamalıyız.
Bu yazıyı kaç kez okudum bilmiyorum ama "Çünkü ben dünyanın altında kalanlar gibi, baş aşağı durmama rağmen düşmemek için mücadele ediyorum ve bunu onlar da çok iyi biliyorlar." cümlesi her seferinde beni çok etkiliyor. Tekrar ve tekrar ellerinize sağlık
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, kişinin çözüm üretme becerisini geliştiren bir bilgi topluluğudur. Problemin doğru tespit edilmesi ve çözülmesi için yöntemler sunar. İnsanlar seçimlerini mutlu olmak, başarılı olmak ve iyi ilişkiler kurabilmek üzere yaparlar. Deneyimsel Tasarım Öğretisi de insanın bu amacını amaç edinmiştir. Mutluluğun ve başarının stratejilerini sebep-sonuç ilişkisi kurarak verir. Bu sayede bireyin öngörüsünü arttır ve hata payını azaltır.
44 Yorumlar
Herkesin normali kendine normalse o zaman normal gerçekte ne?
YanıtlaSilIrdelememize sebep oluşturduğunuz için teşekkür ederim 🌸
Elinize emeğinize sağlık
İnsanlar hayatın verdiği dezavantajında boğulduğu için avantajlarını farkedemeyebiliyorlar.
YanıtlaSilOysa oradaki olumsuz görünen olumluyu farkedince işin sırrını çözebiliyor.
Kaleminize sağlık farkındalık uyandiran bir yazı olmuş.😌
"Halbuki, işin şifası tersindedir." şu cümle neler anlatıyor... Ellerinize sağlık...
YanıtlaSilHepimiz bir dönem bir yerlerde Dön Kişotluğa yeltendik, yelteniyoruz... Çok güzel bir yazı emeğinize sağlık 🌺
YanıtlaSilNormallerin Ce anormallerin yer değiştiği bu dünyada hep gerçek normalleri bulmak duası ile, ellerinize sağlık…
YanıtlaSilİnsanın şifası isteklerinin zıddına hareket etmektedir.. o yüzden canımız her yandığında aslında bir miktar şifalanmış oluyoruz.. Emeğinize sağlık çok güzel detaylı bir yazı olmuş 🌸
YanıtlaSilİşin şifası nefsin tersindedir. Günün mottosu bence💐 Teşekkürler.
YanıtlaSilNe anlamlı ne güzel yasalar gerçekler paylaşılmış 🏵️
YanıtlaSilKişiye , kültüre göre Doğrular, yanlışlar, iyiler, kötüler hepsi göreceli ancak gerçek değişmez. Mühim olan gerçeğe hakim olmak
YanıtlaSilKesinlikle bana her dezavantaj gibi görünen de bile bana bir avantaj var... kaleminize saglik guzel yazi olmuş..
YanıtlaSilBayıldım hocam 😊kaleminize,yüreğinize sağlık
YanıtlaSilHayatta önemli olan doğru ve güzel algılayıp gerçeğe göre yaşayabilmek… ellerinize emeğinize sağlık 🌸❤️
YanıtlaSilHep korkarız hayatımız alt üst olacak diye kim bilir belki altı üstünden daha hayırlıdır kaleminize sağlık hocam çok
YanıtlaSilGerçekler normalleşen yanlışlar ile yer değiştirmiş maalesef kaleminize sağlık hocam
YanıtlaSil🌷🌷🌷
YanıtlaSilDoğrunun yanlışın kişiye göre değişmemesi ve zıtlıklardaki gerçeklik çok güzel ifade edilmiş. Ellerinize sağlık
YanıtlaSilEllerinize sağlık 🌺
YanıtlaSilDünya algısı… hakikatte anormal olan, normal oldu. Doğru yapma gayreti içinde olanlar da “anormal” oldu. Bir bakmışsın topluma göre farklısın, yalnızsın hatta kabul görmüyorsun, egoya ters gelir ama en olman gereken nokta orasıdır. Dalganın tersine yüzsen de varacağımız hedef belli, bir kere karıştık diye o akan suya, geri dönmeyecek miyiz? Tersine yüzüp de hedefine varabilene ne mutlu:)
YanıtlaSilÇok güzel ve anlamlı bir yazı olmuş 🌼 Doğruyu, yanlışı, güzeli, çirkini ayırd edebilmenin ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz.. hayatımızdaki etkisi çok muazzam 🌿🌿
YanıtlaSilFayda vermesi temas etmesi temennisiyle.. elinize sağlık🌺
YanıtlaSilEmeğinize sağlık çok önemli nokta atışları olan bir yazı olmuş🌸
YanıtlaSilEmeğinize sağlık güzel bir yazı olmuş🪷
YanıtlaSilNormal ne, gerçek ne, olması gereken ne?…
YanıtlaSilBazen bi zorlukla karşılaştığımda hayatı çok sorgularım. Kendi fikirlerimizle bile çelişiyorken aslında aile, arkadaş, çevreye göre bile aslında doğru bulduğumuz yolda yanlış yorumlarını alabiliriz. Önemli olanın kime göre neye göre olduğudur. Hayatın herkese göre biçtiği, her bedene göre diktiği bir kıyafet vardır. Bu farkındalığın herkeste olması gerekiyor. Güzel bir yazı olmuş, elinize emeğinize sağlık.🙏
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı kaleminize sağlık
YanıtlaSilHiçbir şey yolunda gitmiyor deriz ancak bir şeyler yolunda gitmediğinde ters yönde olduğumuz hiç aklımıza gelmez 🤦♀️.
YanıtlaSilDualite dünyasında hersey zittiyla öğreti oluyor...Ogretilerimize verdiğimiz tepkilerde sınavımızin sonucunu oluşturuyor..Dediğiniz gibi alti olmasaydı üstü zate olmazdı...Tebrik ederim...
YanıtlaSilHayatımda ki filtreleri insanların çoğunun yaptığı davranışlara göre değil de akıl, kalp, vicdan, merhamet, mantık süzgecinden geçirerek oluşturmaya çalışmak bana daha doğru geliyor." işte doğru kapıdan girmek bu olsa gerek, elinizde sağlık 🌺
YanıtlaSilKaleminize sağlık. Çok güzel bir anlatım olmuş. Hayati tepe taklak olmuş biri olarak anlatmak istedikleriniz tam da benim hislerime tercüman oldu. Hep iyiye, güzele ve gelişime odaklanalım. İfade ettiğiniz gibi filtrelerimiz kendi normalimizi ya da anormalimizi belirleyecek. Teşekkürler. Sevgiler 💐🩵
YanıtlaSilIşin şifası zıttında ❣️
YanıtlaSilEvet hayatın kuralları... Yer Gök arasında geçerli olan kurallar yasalar kanunlar. Bu kanunları yeri ve göğün yaratıcısı koyduğu için bu kanunlar adam seçmez,
YanıtlaSilDoğaçlama yapmaz,
Hadi canım bu sefer de böyle oluversin demez,
Torpil geçmez,
Adam kayırmaz,
Dün neyse bugün de aynı gelecekte de aynısı olacak,
Tüm mekanlarda ve tüm konularda geçerli oldu oluyor, olacak...
Somut kanunlarda olduğu gibi soyut kanunlarda da böyle... İşte bu soyut yasaları deşifre eden deneyimsel tasarım öğretisine çok teşekkür ederim.
Hayatta dezavantaj olarak gördüğümüz şeyler olmasa avantajlarımızı nasıl anlayabilirdik ki...
YanıtlaSilTersine dönen hayatları düzeltebilme çabasıyla..
YanıtlaSilYazınız için teşekkürler. Emeğinize sağlık
YanıtlaSilTuğçeciğim ellerine, aklına, duygularına sağlık,çok güzel bir yazı olmuş...Herkesin bir doğrusu vardır ancak doğru bilgi tektir, bizler o doğru olana yonelmeli ve ona evrilmeliyiz.Değişim ve gelişimden korkmamalıyız.
YanıtlaSilTam da ihtiyacım olan bu yazı için Tuğçe arkadaşıma teşekkürler .
YanıtlaSilPanzehirin zehirde saklı olduğu gibi…Yüreğinize,kaleminize sağlık .
YanıtlaSilHer insanın kendi doğruları ve yanlışları var.işki genel olan doğruları uygulamak.yanlışlardan uzak durmak için mücadele etmeliyiz.
YanıtlaSilEvet dünya tersine ama biz ileriye doğru bakmalı ve doğruları, yanlışları hayatımızda iyi uygulamalıyız.
YanıtlaSilEvet dünya tersine ama biz ileriye doğru bakmalı ve doğruları, yanlışları hayatımızda iyi uygulamalıyız.
YanıtlaSilElinize , emeğinize sağlık ♥️
YanıtlaSilÇünkü bu hayatta her şey zıddını var eder. Zıddına nasıl baktığımız da bizim elimizde. Ders çıkarmak için mi bakıyoruz yoksa şikayet etmek için mi?
YanıtlaSilBu yazıyı kaç kez okudum bilmiyorum ama "Çünkü ben dünyanın altında kalanlar gibi, baş aşağı durmama rağmen düşmemek için mücadele ediyorum ve bunu onlar da çok iyi biliyorlar." cümlesi her seferinde beni çok etkiliyor. Tekrar ve tekrar ellerinize sağlık
YanıtlaSilHayatta dezavantaj olarak gördüğümüz şeyler olmasa avantajlarımızı nasıl anlayabilirdik ki...
YanıtlaSil