NE VAR SANKİ ELİME Mİ YAPIŞACAK?


 

 
“Hadi bakalım şimdi oyuncaklarını toplamayaaa...” dedi Ayşe. Ama odaya bir girdi, oyuncaklar çoktan toplanmıştı. Kızı Melis de şaşırdı; “Anne, bir peri odamı toplamış.” dedi. 
Ayşe ise durumu anlamıştı. Anneannesi torununa kıyamamış ve o yemek yerken oyuncakları toplayıvermişti. “Ne var sanki elime mi yapışacak? Yeter ki torunum rahat etsin.” diyordu. ”Küçücük çocuk nasıl toplasın onları? Siz bu çocuğa çok yükleniyorsunuz. Üç buçuk yaşında o daha nasıl yapsın bunları, oyuncaklarını toplayamaz?” diye bir yandan mırıldandı, anneanne...
 
Ertesi gün okula giderken annesi “Ayakkabılarını giy yavrum hadi çıkıyoruz,” dedi. Bir de baktı ki Melis’e ayakkabılarını anneannesi çoktan giydirmişti. “O daha çocuk ama yavrucuğum... Hem sizin aceleniz var, geç kalmayın diye giydiriverdim, ne var sanki” dedi. 
Akşam oldu ve Melis’in uyku saati geldi. “Beni anneannem uyutsun,” dedi. “Anneanneciğim bana masal da okur musun?” “Kuzum, tabii ki okurum.” 

O sırada annesi Melis’e; “Hadi bakalım dişlerini fırçala, pijamalarını giy kızım” diye seslendi. Biraz zaman sonra bir de baktı ki anneannesi Melis’in üstünü giydiriyor. “Anne!” diyebildi, Ayşe sadece... Hemen söylendi, anneanne; “Yakası dar bu pijamaların, giyemiyor ama çocuk... Ne yapayım? Hem ne var sanki bir pijama giydirdiysem? Zaten 1 aylık geldim, ben gidince siz ne yaparsanız yapın. Benim yanımda torunumu üzmeyin.” dedi.

 

 
Böyle böyle günler geçti. Ayşe, annesiyle konuşmaya çalışsa da başaramadı. Melis ise günden güne özellikle anneannesine karşı şımarmaya başladı. Parka gittiklerinde eve dönerken sorun çıkartıyor ve istemediği bir şey olunca zıplayarak ağlıyordu. Anneannesi akşam yemeğini hazırlarken Melis paçasına yapışmış onunla oyun oynamak istiyor. “Hayır” cevabını duyunca hepten çıldırmış gibi davranıyordu. Anneanne şaşkındı. Sahi ne olmuştu güzeller güzeli torununa? Neden mutlu olmuyordu bir türlü? Oysa her istediğini fazlasıyla yapıyordu. Üzülmüştü, olanları kızı Ayşe’ye anlattı. Ayşe ise annesinin artık onu anlayabileceği umuduyla anlatmaya başladı.

“Anneciğim, Melis yaşına göre verilen sorumlulukları yapabilecek beceriye sahip bir çocuk. Biz ona eziyet etmek için sorumluluk vermiyoruz. Gücü neye yetiyorsa, ondan onu bekliyoruz. Ayakkabılarını giymesi, kolay olan kıyafetlerini giymesi, oyuncaklarını toparlayabilmesi gibi... Kendi isteklerinin bedellerini kendisi ödeyebilecek bir çocuk yetiştirmek istiyoruz. Böylece Melis bizimle hayata katılmış oluyor. Eğer biz onun yerine, onun yapması gerekenleri yaparsak Melis her şeyin çok kolay elde edildiğini düşünecek ve imkanlarını kolay harcayacak. Ve ömrü boyunca hep insanlardan bir şeyler bekleyecek. Ve bulduğu ile de asla yetinemeyecek. Bu sebeple de hayatta hep mutsuz olacak” 
 
“Bedel alan bedel aldığına nankörleşir.”
 
 “Melis’in sorumluluklarını onun yerine yaptığımızda daha iyi bir çocuk olmayacak. Bütün bunlara rağmen sana iyi mi, davranacak? Elbette ki hayır... Her yaptığın kolaylığa karşılık o daha fazlasını isteyecek. Biz onun isteklerine yetişemeyince bize daha da öfkelenecek, yaptığımız iyilikleri de görmezden gelecek. Yani bizim onun yerine yapacağımız her görev onu daha da bozacak.”
 



“Bedel ödeyen, bedel ödediğine değer verir.”
 
“Canım annem, bizim çocukluğumuzu düşün, sen bizi nasıl yetiştirdin? Bize hep sorumluluk verdin. Çöpleri atmak hep Mehmet'in işiydi. Tozları Aynur alırdı. Ablam ortalığı süpürürdü. Ben de kardeşimi oyalar, onu oynatırdım. Ve ne kadar mutlu çocuklardık... Yetinmeyi öğretmiştin bize. Şimdi sen de bana müsaade et, lütfen... Bırak Melis de bizim gibi mutlu olabilen bir birey olsun.” dedi. Annesi dinleyince kızına hak verdi.



Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerle bugünümüzü 
ve yarınımızı tasarlamamızı sağlayan bir gerçeklik ilmidir. 
Bireylerin problemlerini doğru tespit edebilmeleri ve çözüme 
ulaşabilmeleri için stratejiler sunar.
 

Kim Kimdirİlişkide Ustalık”Başarı Psikolojisi programlarıyla 

mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara 

hedeflerine ulaştıracak yöntemler gösterir.



Yorum Gönder

47 Yorumlar

  1. Bazen en büyük kötülüğü sevdiklerimize iyilik ettiğimizi düşünürken yapıyoruz 😔

    YanıtlaSil
  2. Anneannelik fena sınav😞.Doğru davrananlardan olabilelim inşAllah.🤲

    YanıtlaSil
  3. Harika bir yazı olmuş tişikkirlir.

    YanıtlaSil
  4. Ellerinize sağlık

    YanıtlaSil
  5. Ah bu anneanneler :) Emek verdikçe başarılı ve mutlu olabiliyoruz ama doğru yere :)

    YanıtlaSil
  6. Bedel ödeyen bedel ödediğine değer verir... Hayatın özeti gibi bir cümle... Ellerinize sağlık....

    YanıtlaSil
  7. Çok imkan ve konfor malesef çocukları bozuyor. İnsanı marifetlendiren ve mutlu eden şeyin kendi sorumluklarını, kendi ihtiyaclarını karşılayabilmek olduğuğunu hatırlatan bir yazı olmuş elinize sağlık 🌼🌸

    YanıtlaSil
  8. İnsan iyilik adı altında bilmeden hem kendine hem karşısındakine kötülük edebiliyor. Bunu çok güzel ifade etmişsiniz. Emeğinize sağlık 🌻

    YanıtlaSil
  9. O zaman bedel alan mı, bedel ödeyen mi olacaksın? diye oturup düşünmek lazım :) Güzel bir yazı olmuş ellerinize sağlık.

    YanıtlaSil
  10. Özlem Aktoprak16 Eylül 2024 13:39

    Elimize mi yapışacak derken çocuğa yapışan yanlış davranışları ele alan bir yazı olmuş. Ellerinize sağlık🧡

    YanıtlaSil
  11. Harika bizlerde sorumluluk aldık çocukluk döneminde ve şimdi ise sorumluluk sahibiyiz.

    YanıtlaSil
  12. Bedel insanın şifasıdır

    YanıtlaSil
  13. Bedel ödediklerimize değer veriyoruz hepimiz... Peki neye değer veriyoruz? 🪷🪷

    YanıtlaSil
  14. Harika bir yazı olmuş 😍

    YanıtlaSil
  15. Çevremizde birçok insan çevresindekileri iyi niyet başlığı altında tembelleştiriyor. Ne yazık ki bu durum çocukluktan başlıyor. Çok güzel bir konuya çok güzel şekilde değinmişsiniz. Teşekkürler 🏵️

    YanıtlaSil
  16. Her şeye şifa olan bedel…insanı yetiştirmenin en iyi yolu bedel…

    YanıtlaSil
  17. Çocukların her dediğini yaparak aslında ne kadar kötülük yaptığımızı anlatan bir yazı olmuş kaleminize sağlık 🌷

    YanıtlaSil
  18. Kıymet, için her şey bedel ister... Çok güzel bir yazı olmuş kaleminze sağlık 🌸

    YanıtlaSil
  19. Her evde olan olaylar Allah uygulamayı nasip etsin :)

    YanıtlaSil
  20. Sorumluluk her alanda sadece çocuğa değil herkese lazım

    YanıtlaSil
  21. Şımartılmış zamanlar hazırcılık beraberinde cok fazla bencillik ve doyumsuzluk getirir ne güzel hikaye bilince sağlık .. Sairin dedigi gibi Hazıra hata dayanmıyor, hataya ömür”!

    YanıtlaSil
  22. Çok güzel bir yazı olmuş. bedel alan çocuğun mutsuz olmasını çok güzel anlatmışsınız. Her anne- baba mutlu çok yetiştirmek istiyor. O zaman bedel ödeme zamanı. 😊😊😊

    YanıtlaSil
  23. ☺️☺️☺️☺️

    YanıtlaSil
  24. 👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻

    YanıtlaSil
  25. Çocuğu olan her annenin düştüğü tuzak ne güzel anlatmışsınız ellerinize sağlık teşekkür ederiz.

    YanıtlaSil
  26. Bedel konusu çok güzel bir şekilde işlenmiş. Emeğinize sağlık🌸

    YanıtlaSil
  27. Özlem Sunarel16 Eylül 2024 17:30

    Benim kendi çocukluğum ile çocuğumun çocukluğu arasındaki farkı sanki biliyormuş gibi yazan kişinin ellerine sağlık. Çocuğun gerçekten mutlu olmasının yolu aslında kendi sorumluluklarını yerine getirmesinden geçiyor.

    YanıtlaSil
  28. Anneanneler, dedeler kıyamadıkça anne babaların işleri zorlaşıyor, özellikle çalışan anne babaların çocukları, elinize sağlık 🌺

    YanıtlaSil
  29. İnsanların bedellerini alarak onları rahatlık tuzağına düşürüyoruz.
    Evlatlarımızı evlat olarak değil de bir ebeveyn olabilme düşüncesiyle yetiştirmek dileğiyle…
    Çok güzel bir yazı ellerine emeğinize sağlık 💕

    YanıtlaSil
  30. Çocuk yetiştirme konusunda çok değerli bilgiler, teşekkürler

    YanıtlaSil
  31. Mutlu çocuklar yetiştirmenin formülü...

    YanıtlaSil
  32. Elinize kaleminize sağlık. Çok faydalı bir yazi olmuş.

    YanıtlaSil
  33. İnsan iyilik tapmak isterken nasılda aleyhinde olabiliyor. Ellerinize sağlık🪻

    YanıtlaSil
  34. Bedel, insanı dengede tutarak başarıya götüren bulunmaz bir nimet, fazlası da azı da sıkıntı. Optimumda kalmak ama bedelsiz kalmamak ümidiyle. 🍉
    Emeğinize sağlık 🪷

    YanıtlaSil
  35. Büyüklerle yetişen çocukların avantajları çok fazla oluyor. Ama dezavantajı da mutlaka oluyor. O da torunlarına kıyamamak.😊

    YanıtlaSil
  36. Ebeveynlerin ortak sorunudur çocuk daha küçük yapamaz diyerek yapabileceği bireysel sorumluluklarını yetişkinler yaparak çocukların beceri kabiliyetlerini koreltiyorlar iyi olayım derken kötü oluyoruz maalesef farkındalık oluşturan güzel bir yazı olmuş kaleminize sağlık 🌻

    YanıtlaSil
  37. İyi yapıyoruz derken nasıl hataya düşüyoruz ne güzel anlatılmış, emeklerinize sağlık

    YanıtlaSil
  38. İyilik yaptığını zanneden anneanne ve baba anneler dedeler teyzeler halalar ve diğerleri farkında olmadan çocuga verdimiz zarar farkındalık için teşekkürler

    YanıtlaSil
  39. Biri bunu benim kaynanama da anlatsaydı ya😅

    YanıtlaSil
  40. Çok önemli bir konuyu gündeme getirmişsiniz. Kaleminize sağlık. Kendine yeten, başarılı, beklentileri minimumda olan, mutlu bireyler yetistirebilmek dileğiyle 💐

    YanıtlaSil
  41. Hayat bedel ve karşılığı üzerine kurulu. Ne kadar bedel ödersek ve ne kadar doğru bedeller ödersek o kadar başarılı ve mutlu oluyoruz bu hayatta

    YanıtlaSil
  42. Bir çocuk nasıl bozulur? Nasıl toparlanır? Ebeveyn çocuk ilişkisine çok güzel bir örnek olmuş. Ellerinize sağlık hocam. 🌸

    YanıtlaSil
  43. Güzel bir yazi olmuş 🙂👍

    YanıtlaSil
  44. insan imkanları artınca daha mutlu daha başarılı olacağını zannediyor. imkanı yokken çabalarken de mutlu olan mutlu aslında... o yüzden çocuklarımızın imkanını artırmak çözmeyecek problemlerimizi.

    YanıtlaSil
  45. Yeni neslin çok sık karşılaştığı bir problem. Her birimize bir yerinden tanıdık geldi…

    Emeğinize sağlık 🪷

    YanıtlaSil
  46. Bedel insanın şifası... 3,5 yaşında olsa bile :) Yetişmek ve yetiştirmek için bedel ödemeye ihtiyacımız var...

    YanıtlaSil