Bugün de gelen bütün elektronik postaları bitirdi. Derin bir oh çekti. Artık işini bitirmiş ve eve geçip dinlenmeyi hak etmişti. “Çıkmadan önce biraz kafa dağıtayım.” diye, düşündü. Telefonunu eline aldı, sosyal medya hesabını açtı. Ooo, ne çok paylaşım olmuştu. Bugün sanal alemde epey yoğunluk vardı.
Arkadaşlarının paylaştığı gönderilere baktı. Onlara birer yorum yazdı. Yorum yazmadığına bir simge koymadan geçemedi. Buranın adeti de buydu. İnsanların paylaştıklarına bakmanız önemliydi. Eğer birkaç kez paylaşımını beğenmez ya da yorum yapmazsanız arkadaşınız bozulabilir, yanlış anlayabilirdi. Takip etmek ve takip edilmek, sosyal medyanın en önemli yazısız kuralıydı.
Bir gün lise yıllarından bir arkadaşı sosyal medya üzerinden mesaj atmıştı. “Selam canım, nasılsın? Uzun süredir seni göremiyorum. Paylaşımlarıma da bakmıyorsun. Bir kırgınlık mı oldu? Beni takipten de çıkmışsın.” diyordu. Düşündü, onu takipten çıktığının farkında bile değildi. Bir yanlışlık olmuştu. Arkadaşına, aralarında bir kırgınlık olmadığı anlatabilmek bayağı vaktini almıştı.
Her paylaşıma, hele de yakın arkadaşlarınkine bakmanın önemini o gün öğrenmişti. İş arkadaşı Selma da paylaştığı fotoğrafları kimler görmüş, kaç kişi beğenmiş diye liste tutuyordu. Bu yüzden, yakın arkadaşlarına ve takip ettiği kişilere bir simge koymadan geçmiyordu. Onlara, “Ben paylaşımınızı gördüm ve beğendim.” mesajını vermiş oluyordu. Bu da sosyal medyada var olma şekliydi.
“Acaba bugün ne paylaşsam?” diye, her gün kafa yoran da var mıydı? Paylaşımların çoğu, hayatın olağan akışını anlatmıyordu. Kimisi o anki güzel sunumlu tabağını, kimisi eşyasının markalı olanını, kimisi de o anki duygusal durumunu anlatan sözleri paylaşıyordu. Laf sokma aracı olarak ta kullanan vardı, sosyal medyayı. Gönderme yapmak için paylaşım yapan da vardı. Tabii bir tek bunlar da değildi. Kendi mesleği ile ilgili faydalı bilgiler paylaşan ya da sürekli bazı markaların reklamını yapıp para kazanan… Her paylaşım aslında bir mesaj içeriyordu.
Hayatta da her an bize verilen mesajlar vardı. Sabahın ilk ışıkları ile mesajlar başlıyordu ve uyanık olduğumuz her an bir mesaj alışverişi içindeydik.
Acaba onları fark edip doğru tepkiler verebiliyor muyduk?
Sosyal medyadaki sanal mesajlarla öyle çok vakit geçirmeye başladık ki gerçek hayattaki, gerçek mesajları fark edemez olduk. ‘Kafa dağıtmak’ için vakit geçirdiğimiz sosyal medyada, birkaç faydalı bilgi okuyunca da içimizi rahatlatır olduk. Bütün merakımız ve algımız sanal ortamlara kaydı. Sanal ortamlardan, gerçek olan hayatı göremez olduk. Gerçek hayattaki mesajlar gözümüzden kaçar oldu. Gerçek hayatın mesajları gözden kaçtıkça da gerçek problemlerimiz artmaya başladı.
Artık çocuğun, eşin, patronun verdiği mesajları okuyamaz hale geldik. Sosyal medyadaki paylaşımları kaçırmayayım derken, evdeki çocuğun paylaşımlarını kaçırdık. Sonra “Bu çocuk neden böyle yapıyor anlamıyorum.” demeye başladık. Aslında, problemden önce gelen mesajları okuyamadık. Söylediklerini dinler gibi yapıp sustuk. Söylenen sözün ardındaki mesajı dinleyemedik.
Çocuk okuldan geç gelmişti, üstü başı toz içindeydi. Eşim eve uzun süredir moralsiz geliyordu. Komşum uzun zamandır kapımı çalmıyordu. Fark etmediğimde, fark edip merak etmediğimde, merak edip deşifre etmeye çalışmadığımda...
İnsan, ilgisini, merakını gerçek üzerine yerleştirmeyince doğru mesajları okuyamaz. “Ne ara bu hale geldik?” demeye başlar.
Hayat bu... İnsanın mesajı fark edip okumasını beklemez.
Okunmayan mesajlar birikir ve bir koca kutu mesaj olur.
Ve insan ilk mesajı okumadığında son gelene bakar, yanlış tepkiler verip durur.
Sanal alemin mesajlarına bu kadar değer verince, gerçek alemdeki mesajlar anlaşılmaz olur.
Önceliklerimiz değişince uzaklar yakın, yakınlar uzak olur...
O zaman bir bakalım...
Bugün gerçek hayattan bize ne mesajlar var?
Aradığımız kişiye ulaşıldı mı?
Peki, mesaj alındı mı?
Deneyimsel Tasarım Öğretisi, geçmiş deneyimlerle bugünümüzü ve yarınımızı tasarlamamızı sağlayan bir gerçeklik ilmidir. Bireylerin problemlerini doğru tespit edebilmeleri ve çözüme ulaşabilmeleri için stratejiler sunar.
“Kim Kimdir”, “İlişkide Ustalık”, “Başarı Psikolojisi”, programlarıyla
mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara
hedeflerine ulaştıracak yöntemler gösterir.
19 Yorumlar
Mesaj alındı 👍
YanıtlaSilFark edemediğimiz o kadar çok şeyin tek bir nedeninin olması üzücü. Sanal gözlüğümüzü çıkarıp gerçekleri görmeye başlarız inşallah.
YanıtlaSilEmeğinize sağlık 🪷
Şu anda iletişimin ne halde olduğunu çok güzel özetlemişsiniz.. Doğru mesajları görüp okumak ümidiyle 🤲
YanıtlaSil🌸
YanıtlaSilGerçekle sahtenin karıştığı nir dönemde doğru tepki verebilmek, gerçeğe göre yaşayabilmek çok kıymetli...Ellerinize sağlık çok güzel bir yazı olmuş 🌺
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı olmuş. Uzakları yakın, yakınları uzak etmek....
YanıtlaSilYakındaki mesajları okumadık ve sonra neden böyle oldu diyoruz.
Mesajları doğru okumak nasip olsun ☺️
iletişim sanallaşınca, iletişimle ilgili her şey sanallaşıyor. sanal gerçekten uzaklaştırıyor, kafalarımız çok karışık. çok güzel anlatmışsınız, elinize sağlık
YanıtlaSil"Sanal alemin mesajlarına bu kadar değer verince, gerçek alemdeki mesajlar anlaşılmaz olur."
YanıtlaSilBizler secimlerimizle bir yere yaklaşınca diger yerden uzaklaşırız. Peki yaklaştığımız ve uzaklaştığımız yerler, kişiler ne kadar gerçek?
Çağımızın en önemli sorunu sosyal medya adı ustunde medya gerçek iliskilerin olmadığı bir mecra..
Farkındalığı arttıran bir yazı kaleminize sağlık.
Önceliklerimiz değişince uzaklar yakın, yakınlar uzak olur... Ne kadarda doğru bir tespit. Teşekkürler 💕
YanıtlaSilGweçek olmayan ve ihtiyacımız olmayan o kadar çok şeyle meşgulüz ki gerçek ihtiyaçlarımızın farkında bile değiliz.
YanıtlaSil“Sosyal medyadaki sanal mesajlarla öyle çok vakit geçirmeye başladık ki gerçek hayattaki, gerçek mesajları fark edemez olduk”
YanıtlaSilHayatımız elimizden kayıp gitmeden önce gerçeğe dönelim , gerçek problemleri görelim inş …
Çok çok güzel bir yazı olmuş elinize sağlık
😍🥰
YanıtlaSilEllerinize sağlık çok güzel olmuş 🥰
YanıtlaSil🌟 İletişim teknolojileri çağı dedikleri bu olsa gerek.. 🌟
YanıtlaSilMesajları doğru algılamak için iyi bir algılamaya ihtiyacı var insanın.
YanıtlaSil“Kafa dağıtmak için vakit geçirdiğimiz sosyal medyada, birkaç faydalı bilgi okuyunca da içimizi rahatlatır olduk.” Ne güzel bir tespit🌼
YanıtlaSilHayatın bize verdiği mesajları neden kaçırırız? Aslında sorunun cevabı tam da yazıda saklı🌺
YanıtlaSilFarkındalık oluşturan güzel bir yazı kaleminize sağlık 🌻
YanıtlaSil🌺
YanıtlaSil